Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, cari açıkta sağlanan başarıda Merkez Bankası’nın uyguladığı sıkı para politikası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) aldığı tedbirler ile Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı ihtiyatlı politikaların etkili olduğunu söyledi.
Bakan Şimşek, yaptığı yazılı açıklama ile 2012 yılı cari açık rakamlarını değerlendirdi. Cari açığın 2012 yılında bir önceki yıla göre 28,4 milyar dolar daraldığını belirten Şimşek, ”Bu başarıda Merkez Bankamızın uyguladığı sıkı para politikası, BDDK’nın aldığı tedbirler ile Maliye Bakanlığı olarak uyguladığımız ihtiyatlı politikalar etkili olmuştur.” dedi.
Şimşek, 2011 yılında yüzde 10’a çıkan cari açığın Gayri Safi Millî Hasıla (GSYH)’ya oranının 2012 yıl sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 6 civarına gerilediğini belirterek, Ekim 2011’de 78,7 milyar dolar ile zirve yapan 12 aylık cari açığın, 2012 yıl sonunda 48,9 milyar dolara gerilediğini söyledi. Brüt enerji ithalatının hariç tutulduğunda 2012 yılında 11,2 milyar dolar ile cari fazla verdiğimizi görüldüğünü kaydeden Bakan Şimşek, “Tabi bu enerjinin cari açık içindeki önemini daha net ortaya koymaktadır. Bu nedenle enerjide dışa bağımlılığı azaltmak temel politika önceliğimizdir. Önümüzdeki dönemde cari açığı daha düşük seviyelere indirmek için enerjide yerli ve yenilenebilir yatırımlara hızla devam edeceğiz.” dedi.Siyasi istikrar ve güçlü makroekonomik performans sayesinde küresel yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin güçlü seyrettiğini kaydeden Bakan Şimşek, dış borç niteliğinde olmayan küresel doğrudan yatırım girişleri ile net hata ve noksan kaleminin 2012 yılında 16,4 milyar dolara yükseldiğini, cari açığın finansmanında kaliteli unsur olarak adlandırılan uzun vadeli yatırımların da 16,7 milyar dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. Türkiye’ye giren 40,8 milyar dolar portföy yatırımına karşılık Merkez Bankası rezervlerinin de 32,1 milyar dolar arttığını kaydeden Bakan Şimşek açıklmasına şöyle devam etti:”İhtiyatlı duruşumuz devam etmiştir. 2013 yılında ekonomideki canlanmanın ve finansman imkanlarının artması ile cari açıkta bir miktar artış olabilir. Ancak bugün itibarıyla cari açığı gerek seviye gerekse finansman kalitesi bakımından kısa vadede kırılganlık kaynağı olmayacak bir noktaya getirdik. Önümüzdeki dönemde bu kazanımlarımızı yitirmeden büyümeye odaklanacağız.