Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Son Haberler
Buradasınız: Anasayfa / Haftanın Yazısı / DIŞ TİCARETİMİZ
OCAK-EYLÜL 2025

DIŞ TİCARETİMİZ
OCAK-EYLÜL 2025

O. Ertuğrul ÖNEN

Ekonominin tüm alt katmanlarında sorunlar yaşadığımız zorlu bir dönemden geçiyoruz. Burslu, ücretli, emekli, küçük esnaf ve hatta tüm büyük işletmeler değişik tarz ve boyutta bir ayakta kalma, yaşama tutunma savaşı veriyorlar. Dış ticaret de ekonomimizin önemli katmanlarından birini oluşturuyor. Orada yaşananların ekonomimizin sağlık durumunun bir göstergesi gibi kabul edilebileceğini söyleyebiliriz.
Şimdi bakalım, dış ticaretimiz ekonomimizin sağlığı bakımından bize olumlu sinyaller veriyor mu?

Bu tablo bir sağlık işareti vermiyor. İthalatımızın ihracatımızdan hızlı arttığını görüyoruz. Dolayısıyla ihracatın ithalatı karşılama oranı da düşüyor. Bu sonuç, ödemeler dengesine bindirilen yükü daha da ağırlaştırıyor.
Biz Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için 500 milyar $’lık bir ihracat hedefi koymuştuk. 100’üncü yılı geride bıraktık ama anlaşılan daha çok yol var önümüzde bu hedefe ulaşmak için. İthalatın artışını ayrıntılarını görmeden olumsuz olarak yargılayamayız. Ayrıntılara bakıp birlikte değerlendirelim.

Yatırım malları ithalatımız 2023 yılının aynı döneminden farklı olarak artmış görünüyor, ama artış mütevazı bir seviyede kalmış. Hammadde ve ara malları sanayimizdeki ithalat ağırlıklı konumunu devam ettiriyor. Dikkat çekici olan, geçen yıl ilk dokuz ayda %13,5 artan tüketim malları ithalatının bu dönemde de hız kesmediğidir. Yaşadığımız yüksek enflasyon, sanayimizin bastırılan kurla başa çıkamaması sonucunda her şeyi dışarıdan almak çok daha ekonomik bir tercih oldu. Ortaya çıkan sonuç bunu gösteriyor.
Tüketim amacıyla neler ithal etmemişiz ki; 858 milyon dolar canlı hayvana, 435 milyon doları ete, 2,2 milyar $’ı hububata, 2,6 milyar $’ı meyve ve sebzeye, 2,9 milyar $’ı kahve, çay, kakaoya, 1,9 milyar $’ı hayvan yemine, 1,6 milyar $’ı içki ve sigaraya, 26 milyar $’ı taşıt araçlarına, 3,5 milyar $’ı giyim eşyasına, 1,3 milyar $’ı ayakkabıya, 19,7 milyar $’ı kıymetli ve yarı kıymetli taşlara ve kıymetli madenlere, 1 milyar $’ı mobilyaya vermişiz.
Kazanırken başarısız, beceriksiz; harcarken ise hovardaca hareket etmekteyiz. Durumumuz bana Anadolu’nun o çok ünlü dizelerini anımsattı.
Ne diyor Anadolu erenleri:
Hasan Dağı arpalıktır, eğer saban yürürse
Her derede bir değirmen, eğer suyu gelirse
Her kümeste bir tavuk, eğer köylü verirse
Güzel gidiş bu gidiş, eğer sonu gelirse…

İşte bizimki de o misal. Bu düzeni sürdürmemiz mümkün değil. Tarımımıza ve sanayimize çeki düzen vererek rekabet eden bir ortama kavuşturamazsak, iki yakamızı bir araya getirmemiz, dış ödemeler sorunundan kurtulmamız asla mümkün olmayacaktır.

Hakkında admin

Türk Dışticaret Vakfı

Cevapla

Scroll To Top