O. Ertuğrul ÖNEN
Değerli okuyucular, ülkemizin 6 aylık dış ticaret sayıları kesinleşerek açıklandı. Tatil dönemine denk gelmesi itibariyle bu değerlendirme yazısının biraz gecikme ile yayımlanmasından dolayı özür diliyoruz.
Ülkemizin dış ticaret performansını birlikte gerçekçi bir şekilde değerlendirmek üzere öncelikle sayısal değerleri aşağıya tablolar halinde çıkardık.
Aylık ithalat/ihracat gerçekleşmeleri
Ocak-Haziran
(Milyon ABD $)
Aylar |
İhracat |
Değişim % |
İthalat |
Değişim % |
Denge |
İhracatın İthalatı Karşılama Yüzdesi |
Ocak |
12.403 |
8.0 |
19.287 |
2.6 |
-6.883 |
64.3 |
Şubat |
13.058 |
5.4 |
18.240 |
-6.0 |
-5.182 |
71.6 |
Mart |
14.689 |
11.9 |
19.932 |
-3.1 |
-5.243 |
73.7 |
Nisan |
13.381 |
7.3 |
20.650 |
-9.5 |
-7.269 |
64.8 |
Mayıs |
13.718 |
3.3 |
20.864 |
-10.2 |
-7.146 |
65.7 |
Haziran |
12.923 |
4.2 |
20.776 |
-1.1 |
-7.853 |
62.2 |
6Ay(kümülatif) |
80.172 |
6.7 |
119.749 |
-4.8 |
-39.577 |
66.9 |
Kaynak: TÜİK
Görüleceği üzere ihracatımızın ikinci üç aylık dönemi hedeflenen ve beklenen artış oranlarının altında bir performansla kapanmıştır. Nisan ayında nispeten kabul edilebilecek bir düzeyde olan artış, Mayıs ve Haziran aylarında hız kesmiştir. Cumhuriyetin 100. yılında 500 milyar dolar gibi oldukça iddialı bir hedef belirlendiği dikkate alınırsa bu artış hızları ile bahsedilen hedefin yakalanması mümkün değildir.
İhracatımızın 6 aylık kümülatif artış oranı ise %6.7 dolaylarında kalmıştır. Bu oran ise daha çok ilk üç aylık performansın sayesindedir.
İkinci üç aylık dönemde ihracatımız istenilen düzeyde artmazken, ithalatımızın çift haneli rakamlar düzeyinde gerilemeye girmesi en azından dış ticaret dengemiz, diğer bir ifade ile dış ticaret açığımız ve sonuçta cari açığımız açısından sevindirici olmuştur. İlk 6 aylık dönemde ithalatımız %-4,8 oranında küçülmüştür.
Ancak, buna rağmen ilk 6 ayda yaklaşık 40 milyar ABD doları dış ticaret açığı vererek kronik hastalığımız olanca düşündürücülüğü ile devam etmekte olduğunu ortaya koymuştur.
Tüm bu gelişmelerin sonucunda ikinci üç aylık dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranının ilk üç aya göre düşüş kaydettiğini Haziran ayında %62,2 gibi çok düşüş bir düzeye indiğini ilk 6 ay için ise bu oranın %66,9 olarak gerçekleştiğini görmekteyiz. Kesinlikle endişe duymamızı, çare düşünmemizi gerektiren bir durum olduğunu ifade etmeden geçemeyeceğiz.
İhracatımızın fasıllar itibariyle değerlendirilmesini gösteren tablo aşağıya çıkarılmıştır.
Ocak-Haziran
Fasıllar itibariyle ihracat
(milyon ABD $)
2013 |
2014 |
Değişim % |
|
Tarım ve Ormancılık |
2.757 |
2.872 |
4.2 |
Balıkçılık |
132 |
173 |
31.4 |
Madencilik ve Taş Ocakçılığı |
1.904 |
1.713 |
-10.0 |
İmalat Sanayi |
70.037 |
74.972 |
7.0 |
Diğerleri |
303 |
441 |
45.5 |
Genel Toplam |
75.135 |
80.172 |
6.7 |
Tablo bize madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe %10 gibi ciddi bir gerileme olduğunu göstermektedir. Ancak imalat sanayinin %7lik yükselişi sayesinde ilk 6 ay ihracatı %6.7lik bir artışla sonuçlanmıştır.
İthalatın ilk 6 aylık performansına ise sanayimizin performansını ve gereksinimlerini öne çıkaran bir açıdan bakacağız.
Ocak-Haziran
Geniş ekonomik grupların sınıflandırılmasına göre ithalat
(milyon ABD $)
2013 |
2014 |
Değişim % |
|
Yatırım Malları |
17.972 |
17.749 |
-1.2 |
Ara Malları |
92.899 |
87.698 |
-5.8 |
Tüketim Malları |
14.599 |
14.052 |
-3.7 |
Bu tablo bize büyümeye ihtiyacı olan bir ekonomide yatırım malları ithalatının gerilediğini, özellikle sanayinin ihtiyacı olan ara malları ithalatının tüm ithal kalemleri içinde en yüksek oranlı gerilemeyi gösterdiğini, ithalatımızın en önemli bu kalemindeki gerilemenin üretim ve ihracatımız açısından da anlamlar taşıdığını söyleyebiliriz.
Çünkü ara malları ithalatındaki gerileme, dövizin TL karşısında değer kazanması nedeniyle, bu gereksinimin iç kaynaklardan karşılandığı şeklinde bir savla yanıtlanabilir. Ancak sanayimizin kısa zamanda bu gereksinimi karşılayıp karşılayamayacağının değerlendirilmesi gerektiği yanında, sanayi üretimimizin de gerileme içerisine girmesi nedeniyle de bu gerekçenin çok da tutarlı olmadığını ifade edebiliriz.
Tüketim malları ithalatı da hız kesmiş ama ara malları kadar değil. Yani üretmeden tüketmeye devam. Nereye kadar?