DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİNİN DEŞİFRE EDİLMESİ
Bir hafta önceki yazımızda dış ticaret öğretisine değinmiş ve teorisyenlerin “İhracatınızı akreditifle yapın, risk almayın” şeklindeki önerilerinin analizini yapmıştık.
Bu hafta da, yine öğretinin ve uygulamanın en önemli unsurlarından biri olan istatistiklerden ve istatistiklerin deşifre edilmesinin öneminden, örneklerle bahsedeceğiz.
Öncelikle, Vakfımız çalışmalarında, TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) ve DTÖ (Dünya Ticaret Örgütü) istatistiklerini iki temel kaynak olarak aldığımızın altını çizmekte fayda görmekteyiz.
TÜİK ve DTÖ son derece zengin veri kaynaklarıyla dış ticaret camiasına önemli bir hizmet vermektedir. Bunda herhangi bir şüphe yoktur. Ancak sıkıntı, bu verilerin deşifre edilmesindedir. Rakamları konuşturmak önemlidir. Ancak bazen “rakamları konuşturacağım” derken, hatalar da yapılabileceği unutulmamalıdır.
Bu hataların en ölümcüllerinden biri, dünya ticaret hacmine ilişkin rakam verilirken, hesabın DTÖ’nün ayrı ayrı yayımladığı “Dünya İhracatı” ve “Dünya İthalatı” rakamlarının toplanmasıdır. Bu durumda aynı iki veri birbirleriyle toplanmakta ve gerçek rakam ikiye katlanmış olmaktadır. Bunu, DTÖ’nün 2015 rakamlarından hareketle netleştirelim.
DTÖ’nün 2015 verilerine göre dünya ihracatı 16,4 trilyon dolar, dünya ithalatı ise 16,7 trilyon dolardır. Başka bir ifade ile dünyanın 210 ülkesi mal satmış, aynı 210 ülke bu malları almıştır. Yani ortada dönen malın değeri, 2015 yılında 16,4 trilyon dolardır. Başka bir ifade ile 2015 yılında dünya ticaret hacmi 16,4 trilyon dolar olmuştur. Ancak bazı kaynaklar, 2015 yılı dünya ticaret hacmini, bu iki rakamı toplayıp 33,1 trilyon dolar olarak vermektedir. Bu son derece yanlış bir matematik hesaplamadır.
Pekiyi, bunlar aynı rakamlar ise, aradaki 300 milyar dolarlık fark nedir? Bu da tamamen, DGÖ’nün (Dünya Gümrük Örgütü) istatistik tutma tekniğine ilişkin bir kararından kaynaklanmaktadır. Aynen DTÖ gibi çok taraflı bir antlaşma olan DGÖ kurallarına göre, ülkeler istatistiklerini ihracatta FOB değerler, ithalatta ise CIF değerler üzerinden tutmaktadırlar. Dolayısıyla 300 milyar dolarlık fark, teknik tabiriyle FOB-CIF farkı olarak ifade edilmekte ve kabaca “o yıl” içindeki taşıma ve sigorta için ödenen değeri göstermektedir.