Çin ekonomisi, yılın ilk çeyreğinde yüzde 4,8 büyüme performansı kaydetti. Ekonomistlerin beklentisi yüzde 4,2 büyüme yönündeydi. Büyüme dışında açıklanan Mart verileri tüketim tarafında ivme kaybına işaret ederken üretimin büyüme performansının sürdüğünü gösterdi.
Çeyreklik bazda bakıldığında ise yılın ilk çeyreğindeki büyümenin zayıf kaldığı görüldü. Buna göre ülke ekonomisi bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,3 büyüdü.
Büyüme dışında açıklanan Mart verileri tüketim tarafında ivme kaybına işaret ederken üretimin büyüme performansının sürdüğünü gösterdi. Ülkede perakende satışlar Mart ayında salgın önlemlerinin de etkisiyle yüzde 3,5 geriledi. Böylelikle 2020 Haziran’dan bu yana ilk daralma kaydedildi.
Sanayi üretimi ise yüzde 5 yükselerek beklentileri aştı. Bu veriye ilişkin beklenti yüzde 4 olarak belirlenmişti. İlk çeyrekte yatırım büyümesi de beklentilerin üzerinde geldi. Buna göre ülkede yatırım büyümesi ilk çeyrekte yüzde 9,3 oldu. Ekonomistlerin beklentisi yatırım büyümesinin yüzde 8,4 olacağı yönündeydi.
İşsizlik anketi tarafında ise ekonomik açıdan sinyal veren bir tablo ortaya çıktı. Ülkede Mart ayında işsizlik yüzde 5,8 ile Mayıs 2020’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Wall Street bankaları büyüme beklentilerini düşürmüştü
Çin’de salgın henüz düşme eğilimine girmediği ve Çin Devlet Başkanı Şi Jinping sıkı Kovid-19 önlemleri politikasından taviz vermediği için ekonomistler ülkenin bu yıl yüzde 5 civarında büyüyeceğini öngörüyor.
Daha önce ABD’li bankalar Çin ile ilgili büyüme beklentilerini düşürmüştü.
Morgan Stanley ekonomistleri Çin’in 2022 büyüme tahminini yüzde 5,1’den yüzde 4,6’ya indirdi. Bankanın değerlendirmesinde ülkenin Kovid-19’la mücadelede sıfır tolerans politikasının gelecek aylarda da devam edebileceği belirtildi.
Morgan Stanley üçüncü doz aşılanma oranlarının düşük olduğunu, bu nedenle yetkililerin sıfır Kovid politikasına yılın tamamında bağlı kalabileceğini belirtti.
Baz senaryolarına göre ekonomide en büyük ivmelenmenin son çeyrekte olacağı ifade edildi. En kötü senaryoda ise Çin’in bu politikadan çıkışının 2023’ün ilk yarısını bulacağı, bunun da tedarik zincirinde daha fazla sıkıntı ve yüzde 4 civarında bir büyüme anlamına geleceği ifade edildi.
Pekin yönetimi bu yık ekonominin yüzde 5,5 büyümesini hedefliyor.
