O. Ertuğrul Önen
TUİK (Türkiye İstatistik Kurumu) nun verileri henüz açıklanmadı. Ancak 2022 yılı dış ticaret rakamları en yetkili ağızlar tarafından ele alınarak bir müjde havasında açıklanmış bulunuyor.
Açıklamaların alkışlarla coşkulu bir şekilde yapılması iyi bir şeyler oluyor diye bizleri de memnun etmedi değil.
Bu açıklamalara göre aralık ayı ihracatımız %3.1, Ocak-Aralık dönemi, yani yıllık bazda ise %12.9 artmış bulunuyor. Bu hesapla 2022 yılı ihracatımızın 254.2 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığı görülmektedir. Doğal olarak her ihracat artışı memnuniyetle karşılanır, hele böyle çift haneli artışlar daha bir kıvançla karşılanır.
Bu pencereden baktığımızda sanki her şey yolunda gibi görünüyor.
Şimdi biraz başka pencerelerden de bakarak manzaranın benzer güzellikleri sunup sunmadığını anlamaya çalışalım.
Son 10 yılda ihracatımız 152.6 milyar dolardan 254.2 dolara çıkarak %66.5 oranında artmıştır. Bu bizim gibi nüfusu hızla artan bir ülke için yeterli midir? Cevap veriyorum, değildir.
Kaldı ki hatırlayacağınız üzere 2023 Türkiye İhracat Stratejisi ve Eylem Planı ile cumhuriyetin 100.yılında 500 milyar dolarlık bir ihracat büyüklüğüne ulaşacağımız bir bayram havası içerisinde ilan edilmemiş miydi? Neredeyse yüzde yüze yakın bir oranda (%96.8) koyduğumuz hedefin uzağındayız.
Sanıyorum dikkatinizi çekmiştir. İhracat artışı müjde verir gibi açıklanırken, dış ticaretin diğer ayağından hiç söz edilmemiştir. Bu nedenle, yapılan mahcup bir açıklama olmuştur. Oysa hepimizin bildiği üzere dış ticaret iki ayaklı bir yapıdır. Dışarıya sattıklarımız gibi dışarıdan aldıklarınız da vardır. Biz buna ithalat diyoruz. Bir ülkenin ihracatı ithalatından fazla ise o ülke dış ticaret fazlası, ithalatı ihracattan büyükse dış ticaret açığı verir. İşte işin bu yönüne açıklamalarda değinilmemiş olmasını mahcubiyet olarak niteliyorum. Gerçekten de durum mahcubiyet yaratacak ölçüde can sıkıcıdır.
2022 yılında ihracatımız %12.9 artarken bu söz etmekten kaçındığımız ithalatımız yerinde duramamış, deyim yerindeyse tam bir azgınlıkla %34.3 artmıştır. 2022 yılında dış ticaretimiz 100.2 milyar dolarlık tarihi bir açıkla kapamıştır. Yani yıllardır süregelen makus talihimiz bu yıl da değişmemiştir. İhracatımız ithalatımızın ancak %69.8’ni karşılayabilecek bir düzeyde kalmıştır.
Yatırıma, üretime önem vermeyen her ülkenin kaderini paylaşıyoruz. Dün acıdığımız ülkelere bugün gıpta ile bakıyoruz.
Ne diyelim bir gün inşallah iki yakamızı bir araya getirebiliriz.