Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Son Haberler
Buradasınız: Anasayfa / Haftanın Yazısı / ANKARA – İSTANBUL (I)

ANKARA – İSTANBUL (I)

Biri geçmişin, diğeri bugünün başkenti. Her ikisi ya çok sevilmiş ya da çok eleştirilmiştir. Zaman zaman da birbirleriyle karşılaştırılmıştır.

Ben de işte böyle bir deneme yapmak istiyorum. Yazıma, “İstanbul” deyince hepimizin aklına ve dilinin ucuna gelenlerle başlayalım.

İstanbul, bir güzelliktir. Dünyanın en güzel coğrafyalarından birinin üzerinde kuruludur. Bir yanı Asya’da diğer yanı Avrupa’da, iki kıtaya birden uzanan tek dünya kentidir. Ayrıca iki denizi, bir boğazı ve bir halici kıyılarıyla kuşatan eşi bulunmayan güzelliklere sahiptir.

Nitekim, tanınmış Alman Doğa Bilimcisi Alexander Von Humboldt “İstanbul, Napoli ve Salzburg çevrelerini dünyanın en güzel yerleri sayarım” diyerek bu güzelliği tescil etmiştir.

İstanbul, büyük şair Yahya Kemal Beyatlı’nın “Sana bir tepeden baktım aziz İstanbul, görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.”

Orhan Veli’nin “İstanbul’u dinliyorum. İstanbul’u dinliyorum gözlerim kapalı.”

Bedri Rahmi Eyüpoğlu’nun “İstanbul deyince aklıma martı geliyor. Yarısı gümüş, yarısı köpük, yarısı balık, yarısı kuş” dizelerinde ve bunlara benzer birçok dizelerde ifadesi bulunan aşktır, yaşantıdır, tutkudur.

Keza, şair Nedim’in “Bu şehr-i sitanbul ki bi-misl ü bahadır. Bir sengine yek-pare acem mülkü fedadır” dizelerinde ifadelerini bulduğu gibi emsali olmayan bir kıymettir, tek bir taşı için bile tüm İran ülkesi feda edilebilecek bir değerdir.

İstanbul; Roma, Doğu Roma ve Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapmış eşsiz bir tarihe sahiptir. Doğu ve Batı kültürünün Ayasofya gibi Süleymaniye gibi en seçkin örneklerini barındıran bir yönetim merkezidir.

Bir uygarlık beşiğidir. Dünyanın en önemli kültür merkezlerinden biridir.

İstanbul yalnızca bu saydıklarımızdan ibaret değildir. Aynı zamanda Türk Sanayi ve Ticaret hayatının yoğunlaştığı bir şehirdir. İstanbul tek başına Türkiye ihracat ve ithalatının yarısından fazlasını yapmaktadır.

Başta futbol olmak üzere, profesyonel sporlarda mutlak üstünlüğe sahiptir. Tüm Anadolu artık kendi kentlerinin de takımları olmasına rağmen İstanbul’un üç büyük klübünün taraftarıdır.

Yazılı ve görsel basınımız İstanbulludur. Dolayısıyla onlar için dünyanın merkezi İstanbul’dur. Anadolu’nun birçok kentine metrelerce kar yağması değil, İstanbul’a 5 cm kar düşmesi haberdir. Ulusal yayın yapmalarına rağmen İstanbul’un yol durumudur onları ilgilendiren.

Türkiye’nin finans merkezidir İstanbul. Mevcutla yetinmeyen son hükümetler, Ziraat Bankası’nı, Halk Bankası’nı, Vakıflar Bankası’nı hatta egemenliğin önemli öğelerinden biri olan Merkez Bankası’nı da İstanbul’a taşıdılar.

Atatürk’ün kurduğu Türkiye İş Bankası zaten Ulu Önder’in kemiklerini sızlatarak tarihi binasını İstanbul’a doğru daha önce terk etmişti.

İstanbul, artık coğrafi sınırları içinde bütünleşmiş hatta komşu kentleri neredeyse yutmaya hazırlanmış bir şehir devletidir adeta.

15 milyonu aşan nüfusu ile komşularımız Yunanistan’dan, Bulgaristan’dan; Hırvatistan’dan ayrıca, Slovakya, Slovenya, Bosna Hersek’in ise toplamından fazla bir nüfusa sahiptir.

Bir şey var ki, artık İstanbul şairlerin aşık olduğu, uğruna şiirler yazdıkları eski İstanbul değildir. Alınan tüm önlemlere rağmen İstanbullu’nun hayatının önemli bir bölümü yollarda geçmektedir. Bir yerden bir yere yarım saatte de gidebilirsiniz iki saatte de. Hesaplamanız mümkün değildir.

Helikopteriniz varsa veya eviniz ve işyeriniz deniz kenarında ve ayrıca tekneniz de iskelenizde demirliyse mesele yok.

Küçük bir kaza, yağmur, kar yağışı İstanbullular’a kaos yaşatmaktadır. Ancak, ulaşabilirseniz ve de bedelini ödeyecek gücünüz varsa boğaza tepeden bakarak veya kenarında deniz çırpıntılarını dinleyerek güzel saatler geçirmek halen mümkündür.

İstanbul’un bağrına hançer gibi saplanan, şehrin hepimizin belleğine yerleşen bu tarihi, mistik görüntüsünü kirleten, geçmişte gecekondularla, günümüzde ise çarpık yapılaşma ile şehri iğfal edenleri İstanbul, tarih ve bu millet affetmeyecektir.

İmparatorluklara başkentlik yapmış, eşsiz coğrafyası ile görenleri büyülemiş bu şehre daha fazla yazık etmeyelim.

Gelecek hafta Ankara da görüşmek üzere.

O.Ertuğrul Önen

YAZININ DEVAMI ANKARA – İSTANBUL (II)

Hakkında admin

Türk Dışticaret Vakfı

Cevapla

Scroll To Top