Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Son Haberler
Buradasınız: Anasayfa / Genel / BU DÜNYADAN BİR MAHİR BARUTÇU GEÇTİ

BU DÜNYADAN BİR MAHİR BARUTÇU GEÇTİ

Her sevdiğini kaybeden gibi duyunca inanamadım.

Daha doğrusu inanmak istemedim. Kısa süre önce görüştüğüm kolundan ameliyat olması nedeniyle ağrıları olduğunu söyleyen ancak başkaca da bir şikâyeti olmayan Aziz Dostum böyle kötü bir sürprizi neden yapsındı?

Acı gerçeği bir de çok yakınından teyit edince yıkıldım. Her kaybettiğinle senden de bir parça gider derler ya işte öylesine, benden de bir parçanın gittiğini elimden bir şey gelmeyerek ve derin bir hüzün içerisinde kabullendim.

İlk Özal Hükümeti kurulmuş, Ticaret Bakanlığının Dış Ticaret Genel Sekreterliği ile Maliye Bakanlığı’nın Hazine ve MİİT Genel Sekreterliği birleştirilerek idari yapımızda bakanlıklardan daha güçlü bir idari teşkilat olarak Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’na yer verilmiş ve başına da DPT’den Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli müsteşar olarak atanmıştı. Ekrem Bey kısa bir süre sonra dış ticaretten sorumlu müsteşar yardımcılığına DPT’den arkadaşı olan Mahir Barutçu’yu getirmişti. Biz dış ticaretliler teşkilat dışından yapılan bu atamayı hiç hoş karşılamamıştık. Ardından Mahir Barutçu’nun iki önemli Genel Müdürlüğe yine Devlet Planlama Teşkilatı’ndan birilerini getirmesi onunla ilgili görüş ve düşüncelerimizi iyice olumsuza çevirmişti.

Başlangıçta onun da bize yaklaşımı soğuk ve mesafeli idi. Ancak zamanla görev gereği ilişkiler yoğunlaştıkça o bizleri ve biz de onu gerçek niteliklerimizle kişiliklerimizle tanımaya başlamıştık. Tanıdıkça onun çok iyi yetişmiş bilgili, dürüst ve kararlı bir devlet görevlisi olduğunu anlamış, kızgınlığımız tam olarak geçmemekle beraber bu yönleriyle hakkını teslim etmeye başlamıştık.

Hele zaman içerisinde Dış Ticaret Teşkilatının ve mensuplarının hak ve hukukları için verdiği uğraş ve mücadeleler onu sevmemize ve artık bizden biri saymamıza neden oldu ve bu hep böyle kaldı.

Başlangıçta Genel Müdür Yardımcısı sonrasında Genel Müdür olarak maiyetinde çalıştım. Siyasete atılmaya karar verip istifa edince de dış ticaret müsteşar yardımcılığını üstlenerek halefi olmak onurunu taşıdım. Birbirimizi pek yakın tanımadığımız o birlikte çalıştığımız ilk ayları bir tarafa bırakırsak, değerli Müsteşarım Mahir Ağabeyle çalışmaktan her zaman büyük keyif aldım, onur duydum.

Yıl 1992 yeni Demirel Hükümeti kurulmuş, Mahir Beyin ve benim müşterek arkadaşımız Ersin Faralyalı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olmuştu. Ersin bey Başbakan Demirel’in de uygun görmesi ile bakanlık müsteşarlığına Mahir Barutçu’yu atamıştı. Arayıp her ikisini de tebrik ettim. Ardından bir hafta geçmemişti ki sekreterim telefonu Enerji Bakanlığından aranıyorsunuz diye bağladı. Arayan Mahir Beydi.

‘’Ertuğrul bak, Ersin Bey ve ben buradayız. Bir sen eksiksin. Seni buraya müsteşar yardımcısı olarak istiyoruz’’ deyince, ben tam bir şeyler söylemeye çalışırken ‘’ Ersin Beyin yanındayım telefonu ona veriyorum’’ dedi.

Yurtdışı görev sürem henüz dolmamıştı, kızımın öğrenimi devam ediyordu. Dostlarımın bu samimi ısrarları karşısında dost hatırına kariyerimle pek uyuşmayan bir görevi üstlenmek üzere  ailemi Almanya’da bırakarak apar topar ülkeye dönüp bir kış günü bugün AŞTİ’nin (Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali) yanındaki binada artık ikisi de ebediyete intikal etmiş dostlarımla birlikte çalışmaya başladım. Değerli Müsteşarımla iki yılı aşkın bir süre sabah, öğlen akşam birlikteydik. Dostluğumuz artık ağabey kardeş düzeyindeydi.

İkimiz de kamu görevinden ayrıldıktan sonra ilişkimiz hiç kopmadı. Sıklıkla Ankara’da Türk Dışticaret Vakfı’nda ortak dostlarımızla birlikte bir araya geliyor, tüm yaşını başını almış insanlar gibi geleceği değil ama geçmişi, anılarımızı tazeliyor, yeniden yaşıyorduk.

Son kez yine vakıfta Mahir Ağabey, değerli eşi Ayla Hanım, ben ve eşim birlikte olmuştuk. Nereden bilebilirdik ki o buluşma  son buluşmamız olacak.

Mahir Barutçu 30 yıllık bürokrasi yaşamımda tanıdığım bu devlete ve millete hakkını helal ettiren, kendisine verilen görevi ehliyet ve liyakatle yerine getiren ender örneklerden biridir.

Ben bir dostumu, ağabeyimi, Türk Milleti seçkin bir bireyini kaybetti. Mahir Ağabey Değerli Müsteşarım ışıklar içinde uyu! Aziz hatıran gönüllerimizde yaşamaya devam edecektir.

Başta değerli eşi Ayla Hanım ve ailesi ile tüm sevenlerinin ve milletimizin başı sağ olsun.

Hakkında admin

Türk Dışticaret Vakfı

Cevapla

Scroll To Top